10 Mayıs 2011 Salı

Neden utanıyorum?


Bir televizyon kanalının haber redaksiyonunda çalışan gazeteci arkadaş geçenlerde telefon etti. Türkiyedeki son siyasi gelişmeleri değerlendiren bir program hazırlıyorlarmış. Hal hatır sorduktan sonra lafı fazla uzatmadan hemen konuyu açtı;

''İnsanlık anıtının yıktırılması''

Ne yalan söyliyeyim, hani türkçede ''içim cız etti'' diye bir laf vardır. Aynen öyle. Sanki yüz kızartıcı bir suç işlerken yakalanmak gibi bir şey.

Arkadaşın benden istediği aslında, bir ara vaktim olduğunda birlikte bir araya gelmek ve bu konuda biraz sohbet etmek.

Bu gün öğlen saatlerinde, ren nehirinin kenarındaki bir italyan lokantasında buluştuk. Bana bir takım türkiyede yayınlanan gazetelerin bu konudaki makalelerini gösterdi, yanında bu makalelerin almancaya olan çevirileride vardı. Birde anıtın önünde protesto amacı ile toplanmış ve aralarında Mehmet Aksoy'unda bulunduğu bir sanatçı grubunun fotoğrafı. Fotoğraftaki hangi sanatçıları tanıyabildiğimi sordu. Tanıdıklarımı gösterdim. Makalelerin içerikleri üzerine biraz konuştuk.

Gazeteci arkadaş sohbetin sonunda ''senin bu konudaki tavrının ne olabileceğini  sana telefon etmeden önce de tahmin edebiliyordum ama mahsuru yoksa, ne hissettiğini de bilmek isterim. Acaba sen ''Bana ne. Ben bunca yıldır federal almanya cumhuriyeti vatandaşıyım, türkiyede olup bitenler beni ne ilgilendirir'' mi diyorsun?

İşte korktuğum sorulardan biri. Şimdi önümde iki seçenek var. Birincisi; Kozmopolit demokrat pozlarına bürünerek, halkların dostluklarının önemi ve geri kalmışlığın siyasi uzantıları üzerine birkaç akılcı cümle ile hemen bu soruyu üstün körü cevaplandırabilirim. Seçtiğim ikinci olanak ise, dürüst olmak, doğruyu söylemek;
Bir türk demokratı olarak utanıyorum. Çünki türk olmayan bir demokrat, bu vahşiyeti kınamakla yetinir, utanması gerekmez. Ama ben utanıyorum, utanmam gerekli. Neden diye soracak olursan, söyliyeyim; 
Her ne kadar güncelliğimde olmasa bile, yüreğim bu anıtın önüne toplanmış veya imza kampanyaları ile direniş götermeye çalışan insanların yanında olduğu için... 
Onlar sadece demokrat olduklarında dolayı değil, aynı zamanda yurtseverliklerinden dolayı bu çağdışı saldırıya baş kaldırdıkları için.. 
Eğer ulusal onur diye bir şey varsa onların bu onuru koruyabilmek direndikleri için... 
Bu konunun boyutu, bir demokrat alman aydını olarak senin için bir demokrasi sorunu. Aynı konum benim içinde geçerli ama bunun üstüne birde türkiyede doğmuş olmak, türk olmak, türkçe konuşmak, istanbullu olmak var. Neden benim kişiliğimin bir parçasını oluşturan bu ülkede insanların çoğunluğu böylesi utanılacak bir olaya tepki göstermediğini kavrama zorunluluğum var. Anlatması zor bir yürek meselesi bu, dostum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder