28 Mayıs 2017 Pazar

Muhit-ül kürre-i ayak yakışır, bu ülkenin seçmen çoğunluğuna.


Hemen konuya girelim;
Stadyum antik yunancada bir mesafe ölçüsüdür (185 metre). Aynı uzunlukta olan ve koşu musabakalarının yapıldığı oval alana da bu isim (stádion) verilmişti o zamanlar. Bu alanın ortasındaki sahada diğer sporlar da yapılırdı.

Arena ise latince bir sözcüktür ve ''kum'' anlamına gelir. Arena adı verilen amfi tiyatrolarına bu ismin verilmesinin sebebi, gladyatör dövüşleri gibi gerektiğinde kanlı geçen spor çeşitleri yapıldıgından, zemine kum dökülmesiydi.

Bu yukarıdaki anlamı ile fubol oynanan yerlere arena denilmesi aslında daha doğru olur. Futbol özünde bir mücadele sporudur, koşu yarışması değil.

İyi güzel de, bir devlet başkanının türkçe ile (haklı olarak) uzaktan veya yakından hiç bir alakası olmayan bu sözcüklerin arasında seçim yapması ne anlama geliyor? Belki mizahi bir girişim olabilir (Avrupa da fıkralaştı). Veya bir denemedir, acaba beni her türlü anlamsızlığa rağmen, ne kadar takip etmeye hazırlar bu maskara klüp yöneticileri?

Bilemiyorum...

Ama tek bildiğim, bu ülkenin seçmen çoğunluğuna ''Muhit-ül kürre-i ayak'' yakıştığıdır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder