6 Nisan 2015 Pazartesi

Severim avluları ve arka bahçeleri...

Ben evlerin önlerindeki güzel güllerle donanmış bahçelerinden ziyade arka bahçelerini, avlularını severim. Nedeni ise basit, çünki dürüsttür onlar. Sahtekarlık yapmazlar. Olması gerektikleri gibi değil, olabildikleri gibidirler. Saksılarda, teneke kutularlarda çiçekler vardır orada, göstermek için değil, yaşamın bir parçası olduklarından.

Belki bir çöp bidonu durur bir köşede, çamaşırlar asılıdır. Unutulmuş bir oyuncak, uzun zamandır kullanılmayan araç ve gereçler vardır. Belkide insanlar sevdiklerinle, hayatlarını paylaştıkları kişilerle, sıcak yaz akşamları birlikte oturabilecekleri masalı, sandalyalı, bir köşede vardır. Bazen sadece bir sedir veya bir bank durur, güneş alan bir köşesinde.


İnsanların izleri buralarda korunmasız ve özgürdür. Çocuklar oynar, gülerek, bağırarak. Kadınlar makyajsızdırlar, erkeklerin pantolonları ütüsüz olur. Kılık kıyafet gereksinime indirgenir. Ayaklarında terlikleri olur insanların. Kediler dolanır sağında solunda.

Arka bahçelerde insanların kahkahaları kibarlıktan, endişeleri, üzüntüleri yalanlardan uzaktır. Toplumun bazı kurallarının bu avlularda geçerliliği yoktur.

Nice aşk mektupları, şiirleri yazılmıştır, buralarda diye düşünürüm. İnsanlar hayaller kurarlar yazın boğucu sıcagındaki bu serinlik adalarında. Genç insanlar kendi kendilerine acaba sevdikleri ile böyle bir bahçede yaşlanabilecek miyim diye, sorarlar. Bazı yaşlılarda, kimselerin sezemediği bir gülümseme ile, bir ömür geçti, derler, kimseye anlatmayacakları akıllarına geldiğinde. Nice sırlar, nice müjdeler, nice ilkler fısıldanmıştır dostlar arasında.

Kimbilir nice şaraplar içilmiştir, su bardaklarından, biten sevdaları uğurlarken, nice gözyaşları düşmüştür, o zevksiz muşambadan masa örtüleri üzerine.

Şarkılar söylenmiştir muhakak böyle avlularda, detone ama içten seslerle. Fıkralar anlatılmış, kahkahalar yankılanmıştır geceleri.

Yolum düştüğü ülkelerdeki şehirlerde bir fırsatını bulup bakarım bu arka avlulara, yabancıların görmediği, bakmadığı gizli bahçelere. Hayretlere düşerim ne denli birbirlerine benzediklerimi gördüğümde. Avluların nerede olursa olsunlar, hepimizin çok iyi anladığı tek bir dili konuştuklarına inanırım.

Severim avluları, arka bahçeleri....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder